Animasyon konusunu anlatmak için hedef aldığım kitle bilgisayar oyunlarından bıkmış, sosyal media kullanmak ile birlikte onun tam bağımlısı olmayan ve bilgisayarın birazda yaratıcı kısımlarını kullanmayı düşünmeye başlamış ama bunu nasıl yapacağını bilmeyen kişilerdir. Evet, tamamen amatörleri kastediyorum. Şayet bilgisayarı sadece Sosyal Media için bile kullanıyor olsanız bile biraz meraklı kişi iseniz bunu becerebilirsiniz. Sizde kendinizi bu tanımlamalarıma yakın buluyorsanız okumaya devam edin. Aksi halde bu bölüm sizi ilgilendirmeyecektir.
BİLGİ GÜÇTÜR. Sözün Hobbes tarafından 1688'de Leviathan'da söylenen biçimi; "Scientia potentia est." şeklindedir ve "bilgi güçtür" anlamına gelmektedir. Pers şair Firdevsi'nin (940-1020) şahnamesinde geçen benzer bir ifade "bilge olan kişi güçlüdür" anlamına gelmektedir. Yani yaşamlarımızın hangi aşamasında olursak olalım, yeniliklere açık olmalı, yeni şeyler öğrenmekten asla vaz geçmemeliyiz.
Animasyon sözcüğünü, Türkçe karşılığı “Canlandırma”yı tüm animasyon çeşitlerini kapsayan çatı kavram olarak düşünebiliriz. Animasyon etimolojik kökeni ‘anima’dan yani ‘canlı’dan geliyor, aldığı ekler ile canlandırma anlamı kazanıyor. Neden ‘hareketlendirme’ değil? Çünkü hareket yeterli bir tanım değil, işin içinde seslendirme renklendirme ışıklandırma gibi eylemler de var. Bu eylemler bir video ile dışarı yansıtılır. Kendi sözlerimle ifade etmek gerekirse: Animasyon, belirli görsellere, belirli hareketler kazandırarak canlıymış gibi görünmesini sağlama sanatı ve tekniğidir.
Öncelik ile Animasyonlar 3 boyutlu ve 2 boyutlu olarak yapılıyoru söyleyerek başlayalım. 3 boyutlu animasyonlarda derinlik bilgisi olduğundan videoya derinlik bilgisi eklenebiliyor. 2 boyutlu animasyonlarda ise nesnelerde derinlik bilgisi yoktur. Ancak 2 boyutlu animasyonlar perspektif ve gölgelendirme yolu ile 3 boyutlu gibi gösterilebiliyor. Perspektif, nesnelerin görünümünü 3 boyutlu olarak düz bir yüzeyde, yani 2 boyuta indirgeyerek, göstermeye yarayan bir iz düşüm tekniğidir. Yani, teknik bir çizimdir. Perspektif çizimde, nesnenin gözlemciye göre olan pozisyonunun ve uzaklığının etkileri esas alınarak çizim yapılır. Aşağıda bir perspektif çizim örneği var.
2 boyut ve 3 boyut kavramını anladıktan sonra asıl konuya girelim.
Şimdi bir video nasıl oluşturuyoru inceleyelim. Bir fotoğraf makinası ile hareket eden bir nesnenin arka arkaya resmini çekin. Video oluşturan bir program kullanarak bu resimleri ilkinden başlayarak sonuncuya kadar zaman çizelgesinde sıraya sokun. Bu zaman çizelgesini yürüttüğünüzde sırası ile önce birinci resim, sonra onu takip eden ikinci resim ve sonra ikinciyi takip eden resimler görüntüye gelir. Bu geçişlerin zaman aralığı doğru ayarlandığında göz yanılır ve ara geçişlerden ziyade nesne/nesneler hareket ediyormuş algısı yaratılır. Bu iş animasyon programlarında en basit hali ile şöyle yapılıyor. Önce Modelleme yapılarak bir nesne yaratılıyor (Nesne etrafınızda gördüğünüz her şeydir.). Sonra bu nesneye hareket verilmek üzere zaman çizelgesinde nesnenin fotoğrafının değişmiş halleri sıraya sokuluyor. Flash kullanmış olanlarınız "timeline" (zaman çizelgesi) kavramını bilir. En basit hali ile zaman çizelgesinin ilk karesine bir resim konur. Sonra zaman çizelgesinin ileri bir noktasında aynı resmin biraz değişmiş hali konur. Sonra zaman çizelgesi yürütüldüğünde ekranda önce ilk resim, sonra ilerideki resim gözükür. Zaman çizelgesi bir döngü içerisinde iken bu resimler hareketlenmiş gibi ekrana yansır. Burada basitçe oluşturulan nesnenin bir insan olduğunu varsayalım. Bu insanı yürütebilir, koşturabilir, hoplatıp zıplatabiliriz. Tabi belirli aralıklar ile bu modelin resmini çekerek zaman çizelgesine yerleştiririz. Bu çekilen resimlerde herhangi bir kısım hareket ediyor ise tabiiki her resim birbirinden farklı olacaktır. Bunları çekim sırasında zaman çizelgesine koyarız. İlk kareden son kareye zaman çizelgesini yürüttüğümüzde sahnede gözüken insan nesnesinin hareket ettiğini görürüz. Çünkü ekrana gelen resimler belirli zaman aralığında değişmekte olduğundan gözümüz bunu hareket olarak algılayacaktır.Animasyon hemen her konuda hayatımıza girdi ve çok büyük bir hızla hemen her sektörde kullanılyor. İstatistiklere göre kullanım alanı çok büyük bir hız ile genişliyor. Bu bana üniversitede iken bir hocamızın dediklerini hatırlatıyor. O sıralarda hocamız bize "İnternet diye bir şey geliştiriliyor. Bu sayede bütün dünya ağlar ile birbirine bağlanacak. Artık her şey oradan yapılacak. Bir çok insan bu konuda ilkleri oluşturup çok zengin olacak. Bu konuya biraz kafa yorarsanız sizde kendinizi bu zenginler arasında bulabilirsiniz." demişti. Biz ise buna gülüp geçmiştik. Ama o haklı çıktı ve internette ilkleri oluşturanlar çok ama çok zengin oldu. Animasyonda bu şekilde. Her ne kadar Animasyon uzun yıllardır zaten yapılıyor da olsa hala animatörlere çok ihtiyaç var ve her geçen gün bu ihtiyaç büyük bir hızla artıyor. Siz de günde 1-2 saat ayırarak bu konuyu öğrenebilirsiniz. Bu şekilde bir müddet sonra kendinize Animatörler dünyasında bir yer bulur, kariyer anlamında çok aranan bir konuma gelirsiniz. Daha da güzeli sabah 9 akşam 5 mesai saatlerinden kurtulur, belkide evden çalışır, ailenize ve tatillerinize çok daha fazla zaman ve para ayırabilirsiniz.
Sonuçta bu işi ticari kazança çevirmeyi düşünmüyor olsanız bile sizi hayat boyu oyalayabilecek bir uğraşınız olur. Bu ekran başında oyun oynayarak başkalarının yaptıkları oyunları oynamaktan, başkalarının yaptıkları animasyon videolarını sosyal medyada paylaşmaktan, TV karşısında sürekli kanal değiştirip sizi ilgilendirebilecek bir yayın aramaktan veya boş zamanınızı dolduracak bir uğraşı aramaktan çok daha iyidir. Tekrar söylüyorum, şayet Facebook veya WhatsApp gibi şeyleri kullanmayı öğrendi iseniz bu animasyon programlarını da öğrenebilirsiniz. Bu programları öğrenmek sizi çok tatmin eder, çünkü bunlar belki de hiç bilmediğiniz yaratıcılığınızı ön plana çıkarır, sizin ileri yaşlarınızda belki de Alzheimer hastalığına yakalanmanızı da önler.
Bu iş sizi reklam veya tanıtım animasyon yapımına kadar götürebilir. Çünkü reklam veya tanıtım videoları süre olarak genelde 5-10 dakikayı geçmeyen kısa videolardır. Ancak uzun metrajlı bir film yapımı bu kadar basit olmuyor. Örneğin 30 dakikalık bir film yapımı için onlarca animatör birlikte çalışıyor. Tasarımın senaryosunu yazmaktan tutun, modellemeyi yapanlar, dokulandırma yapanlar, ışıklandırmayı yapanlar, konuşma ve müzik gibi ses verenler gibi ayrı ayrı uzmanların birlikte çalışmalarının bir araya getirilmesi ile daha hızlı sürelerde projenin bitirilmesi mümkün. Her ne kadar tek bir kişi de bunları yapabilecek bile olsa gerçek hayatta yapım sürelerinin en kısa zaman olması beklenir ve bu ancak ekip çalışması ile mümkündür. Bu süre nedeni ile tek bir animatör yerine ekip çalışması yapan kuruluşlar ön plana çıkar. Ancak bilinçli müşteriler direk olarak bu kuruluşlardan hem fiyat hemde süre bilgilerini aldıktan sonra bu işi tek başına yapan kişilerden de fiyat + süre bilgileri araştırmasını yapar ve şayet uygun ise bu projeleri tek kişiye verilebilir. Çünkü bu şekilde yapım ücretlerinden çok büyük ölçüde tasarruf edilebilir. Tek kişi doğal olarak çok daha az ücretler isteyecektir. Ancak bu kararda esas olan yapım süresidir. Şayet bu süre müşteri için beklenebilecek bir süre ise o zaman müşterinin tercihi tek kişi olan bir animatör olacaktır.
Bu konuda uzman olan kişilerin nasıl uzman olduklarına dair hikayeleri var internette. Bunların bir çoğu işe tamamen amatör olarak başlamışlar. Ancak meraklı yapıları ile kendi kendilerini internette buldukları eğitim videoları ile eğiterek şimdiki konumlarına gelmişler. Ben de sadece merakımdan dolayı bu işi hiç bir eğitim almadan kendim öğrendim. Sadece internette bulduğum eğitim videoları ile kendi kendimi eğittim. Zaten üniversitede size öğretilen temel şey kendi kendinizi eğitmek bence. Konunuz her ne olursa olsun üniversiteden mezun olduğunuzda önce genelde başlayacağınız işte bir stajyer olarak başlatılırsınız. Bu konumda bir müddet çalıştırıldıktan ve konunuz ile ilgili gerçek dünya tecrübeleri edindikten sonra şayet şanslı iseniz mesleğinizde yükselirsiniz.
Şimdi animasyonun kullanıldığı belirli başlı bazı alanlara bakalım.
Bu liste uzayıp gidiyor...
Bu durumlarda okumaya devam edin. Çünkü hayatta her kez her şeyi yapabilir, sadece kendinizi küçümsemeyin.
Ben burada size Animasyon yapmayı değil, Animasyon yapmayı öğrenebilmeniz için doğru adımları atmanızı ve bunun için animasyon programlarında hangi bölümler var, kısa kısa bu bölümlerde hangi işleri yapabilirsinizi göstermeye çalışıyorum. Ayrıca Animasyon yapabilmeniz için gerekebilecek alt yapıları, diğer dış programları ve bu dış programları kullanarak oluşturduğunuz şeyleri nasıl kullandığınız Animasyon programına entegre edebileceğinizi anlatmaya çalışıyorum. Bunun sebebi herhangi bir şeyi öğrenmek için önce o konu hakkında genel bilgileri edinmelisiniz. Öğrenmeye ilk başladığımda size burada vermeye çalıştığım türden bilgileri, yani animasyon dünyasında ne nasıl yapılıyorun bir özetini aradım. Ancak o etapta bu tür bilgilendirmeleri bir araya getirilmiş olarak bulamadım. Şayet burada sizlere anlattıklarım gibi yönlendirici bilgileri bu işi öğrenmeye başladığımda bulabilseydim, öğrenme sürecim çok daha hızlı olurdu. Animasyon başlığı altında toparladığım sayfalarda çok fazla detaya girmeden neyin nasıl yapılıyor olduğunu özetlemeye çalışıyorum. Onun için bu konuya giriş yapacak iseniz size tavsiyem benim bu sayfaların tamamını okuyun. Hepsini bir anda anlayamayabilirsiniz, ama buradan aldığınız bilgiler size animasyon işlerine giriş yapmak istiyorsanız iyi bir kılavuz olacaktır.
Bu programları öğrenmeye neresinden başlayacağınızı bilmelisiniz. Bunu bilmiyorsanız ve doğru yaklaşımı yapmıyorsanız bir süre sonra büyük bir ihtimalle vazgeçeceksiniz demektir. Evet doğru, öğrenecek oldukça fazla şey var ama doğru öğrenim şekli bunları hızlıca öğrenmenizi sağlayabilir. Günde 2-3 saatinizi verirseniz muhtemelen 2-3 ay içerisinde kendinizi bu konuda eğitebilirsiniz. Ben bu sayfalarda öğrenim sürecinizi doğru bir şekilde yöneterek nasıl ilerleyeceğinizi anlatmaya çalışıyorum.
Animasyon programlarında Sanal Video kameralar hareketin içeriğine göre arka arkaya modelin resmini çekiyor. Sonra bu resimleri birinci resimden başlayıp sonuncuya kadar paketleyip bir video haline getiriyor. Bu arada gerek hedeflenen nesnedeki değişiklik ve gerekse video kameranın pozisyon değişikliği oluşturulan videoya hareket olarak yansımış oluyor. Burada anlaşılması gereken şey şu. Her animasyon programında timeline (zaman çizelgesi) kullanılıyor. Zaman içerisinde oluşturulan modelinizin hangi kısmının değiştiğini zaman çizelgesi sayesinde ekrana yansıtıyorsunuz.
Size tavsiyem ilk başlangıçta hemen animasyon yapmaya çalışmayın. Önce animasyonların temelini oluşturan modelleri (resimleri) oluşturun. Bunu şu şekilde yapın. Sahnede 1 adet nesne oluşturun. Bunu tabiiki modelleme ile yapacaksınız. Sonra bu modeli (nesneyi) dokulandırın. (Dokulandırmayı "Dokulandırma" başlığında açıkladım.) Bu oluşturulanın kamera arkasından nasıl gözüküyor olduğunu inceleyin. Gerekiyor ise kamera açısını ayarlayın. Çünkü oluşturacağınız videoda sadece kameranın gösterdiği gözükecektir. Bir video Rendering ile oluşturulur. (Rendering'i "Rendering" başlığı altında açıkladım.) Rendering ile bu sahnenin resim çıktısına bakın. Gerekiyor ise sahneye 1 veya daha fazla ışıklandırma yapıp tekrar Rendering ile bu sahnenin resim çıktısına bakın. Bu şekilde başlarsanız Modelleme Dokulandırma, Işıklandırma ve Kamera ayarları ve Rendering işlerini öğrenmiş olursunuz. Ancak bu etaptan sonra nesnelere hareket verme işlerine başlayın. Bakın bu çok önemli bir öğüt.
İnternetteki video eğitimleri ile bu işi iyice öğrenebilirsiniz. Size bir ip ucu vereyim, şayet bu tekniklerin %20 'sini öğrenebilirseniz dahi çok yol aldınız demektir.
Özet ile bilgisayarlarda özel yazılımlar ile elde edilen resimler animasyonun temelini oluşturur. Bu işlemleri yapan kişilere genel olarak animatör denmektedir. Süreç içersinde, animatör ilk olarak vektörel çizgiler kullanarak bir model oluşturur. Bu işlem bir heykeltraşın heykel yapmasına benzemektedir ve bu kısım MODELLEME (Modelling) olarak adlandırılmaktadır. Daha sonra bu modele renk ve doku bilgisi işlenir ki buna DOKULANDIRMA (Texturing) denmektedir. Ortaya çıkan 3 boyutlu vektörel yapı bizim nesnemizi (yani modelimizi) oluşturmuş olur. Daha sonra oluşturulan bu sahneye sanal bir KAMERA ve sanal IŞIKLANDIRMA eklenir. Bu sayede oluşturulan nesnenin Rendering ile resimi/resimleri çekilebilir. Rendering ile ya bir tek resim ya da bir video oluşturmak için peş peşe birden fazla resim çekme işlemi gerçekleştirilebilir.
Rendering öncesinde oluşturulan "anime" edilmiş veya sanal olarak oluşturulmuş model/modellerdir. Bir sahnede bir veya daha fazla model olabilir. Bu modeli/modelleri resim veya resimlere çevirme işi ise RENDERING ile yapılıyor. Rendering ya tek bir resimi oluşturuyor, ya da peşpeşe çekilmiş resimleri zaman çizelgesinde belirtildiği gibi paketleyip bir video oluşturuyor. Resimler arasındaki farklılıklar oluşturulacak videoda hareket olarak bize yansır. Videoyu hareketlendirmek, verilecek harekete göre farklılıklar içerir. Bu hareketi nasıl vereceğiniz hareketini istediğiniz nesneye göre değişkendir. Burada bir kaç farklı senaryo üzerinden örnekler vereceğim.
1. Bir nesne düşünün. Bu nesneyi önce uzaktan gösteriyorsunuz, ama yavaş yavaş nesneye yaklaşmak istiyorsunuz. Burada hareketlendireceğiniz kameradır. Yani kameranın nesneyi önce uzak bir açıdan, sonra gittikçe nesneye yaklaşan konumlara konumlandırılması ve her bir konumdan ayrı bir resim çekilmesi gerekir ve bu arka arkaya çekilen resimler ile bir video oluşturulur. Videoyu oluşturan her bir resim, kamera nesneye yaklaştıkça çekilen fotoğrafta nesne daha büyük gözükeceğinden, bu resimler bir video haline getirildiğinde video hareketli gibi görünecek ve hedef nesneye yaklaşılacaktır. Kamera konumlandırılması zaman çizelgesi ile gerçekleştirilir.
2. Sahnede oluşturduğunuz Modelinizin belirli bir yerinde bir nehir akıtmak istiyorsunuz veya ateş yanmasını istiyorsunuz. Bu tür efektler doğrudan animasyon programları içerisinde kullanımınıza hazır olup, resimin seçilen kısmında bunlar oluşturulabilir. Yine zaman çizelgesinde bu efektin değişik zamanlarda değişik resim oluşturulması ile oluşan video ile resime hareket vermiş olursunuz.
3. Modellediğiniz bir insan olsun ve bu insanı sahnede yürütmek istiyorsunuz. Canlılarla ilgili 3d animasyonların yapımında genel olarak bu aşamada sanal bir iskelet sistemi oluşturulur. Bu sanal iskelet modellenen insana bağlanır. Bu sanal iskelete insan vücudunu bağladığınızda vücut parçaları iskeletin değişmesini takip eder ve bu insanın hareket etmesini sağlar. Ancak iskeletin belirli kemiklerini hareket ettirmek zor olacağından bu iskeletin hareket verilecek kemiklerine sensörler atanır - RIGGING. Bu sensörler sayesinde istenen kemiklere çok daha kolay bir şekilde hareket verilir. Burada üsttekiler gibi zaman çizelgesi kullanılır.
4. Sahnenizde ışıklar var ve bu ışıkların bir döngü içerisinde hem rengini hem de yoğunluğunu değiştirmek istiyorsunuz. Yine zaman çizelgesi içerisinde bu değişiklikleri uygulayarak amacınıza ulaşabilirsiniz.
Bu animasyon çalışmalarınız bir video ile dışa aktarılması gerekeceğinden Video oluşturma bölümü (RENDERING) tüm animasyon programları içerisinde mevcuttur.
Şimdi size bu teknikleri çok kısaca açacağım. Önce bunu bir şema ile gösterelim.
Üstteki sunuda görüldüğü üzere son adımda ister bir resim çıktısı alıyorsunuz, ister modelinizi oluşturan öğelerden birini veya daha fazlasını zaman çizelgesi (timeline) kullanarak hareketlendiriyorsunuz ve bir video oluşturuyorsunuz.
Ancak profosyonel bir çalışmada tüm bu işlemlerden önce bir senaryo oluşturmalısınız. Bu senaryoda adım adım neyi hedeflediğinizi planlamalısınız. Çünkü her şeyin başlangıcında neyi hedeflediğinizi, nereye varmak istediğinizi oluşturmalısınız. Bunun için senaryoyu çizim olarak oluşturursunuz. Bu çizimleri kağıt kalem ile veya bilgisayar ortamında basit bir şekilde oluşturursunuz. Örneğin bir film yapımcısının başladığı ilk aşama iyi bir senaryodur. Gerçi bazı animasyonlar bir senaryo oluşturmayı gerektirmez. Çünkü bir senaryo oluşturmayı gerektirecek kadar çok şey yapmıyor olursunuz. Yani senaryo oluşturmak veya oluşturmamak yapacağınız işe göre değişir.
MODELLEME : Modelleme her şeyin başladığı yerdir. Bir animasyonun ne kadar başarılı olacağı o animasyonda kullanılan modellerin ne kadar iyi tasarlandığına bire bir bağlıdır. Onun için her şeyden önce Modellemeyi iyice öğrenmelisiniz. Modellemede Vector, Edge ve Face (nokta, çizgi ve yüzey) kavramları kullanılıyor. Yani nokta ve çizgileri kullanarak yüzey/yüzeyler oluşturuyorsunuz. Bu yüzeyler bir araya geldiğinde ise bir model oluşturulmuş oluyor. Tabi sahnede ne kadar nesne var ise her biri için ayrı ayrı modelleme yapmak durumundasınız. Bu aşamada gerekli görüyorsanız size yardımcı olması için herhangi bir yerden elde edebileceğiniz bir resimi de referans alabiliyorsunuz. Üst Menüde Modelleme kısmında bu konuyu size örnekleri ile anlatıyorum. Tekrar ediyorum, Modelleme animasyon programlarını öğrenmek için öncelik ile öğrenmeniz gereken bölüm, yani her şeyin başladığı yerdir ve bunu çok iyi öğrenmelisiniz. Modellemeyi öğrenirken dokulandırma, ışıklandırma, kamera ayarları ve Rendering (çıktı alma) işlemlerini de öğrenmiş olursunuz.
DOKULANDIRMA kısmında yapılan ise sahnede gösterilecek her bir nesneye (modele) DOKULANDIRMA yapmak durumundasınız. Çünkü bir etrafınıza bakın. Gördüğünüz her nesnenin ya bir rengi vardır, ya da bir dokusu. Nesne ya şeffaftır ya da değildir. İşte bu özellikleri Dokulandırma kısmında belirtiyorsunuz. Projenizin içerisinde yer alan her bir nesnenin ayrı ayrı bu özelliklerini belirtmelisiniz. Bu neden ile sahnenizde yer alan her bir nesnenin dokulandırmasını yapmak durumundasınız. Üst menüde Dokulandırma kısmında bunu örnekleri ile açıklıyorum.
IŞIKLANDIRMA bölümünde sahnenizin değişik bölümlerine ihtiyaca göre Nokta Işığı, Güneş Işığı, Spot Işığı ve Alan ışığı gibi ışıklar yerleştiriyorsunuz. Bunun ile de kalmayıp bu ışıkların yönünü, rengini ve yoğunluğunu da ayarlıyabiliyorsunuz. Bir fotoğraf stüdyosunda kameranın gördüğü nesneler ışıklandırılır. Bu ışıklandırmaya bağlı olarak çekilen fotoğraf ya iyidir, ya da iyi değildir. Yani ışıklandırma fotoğrafı son derece etkiler. Animasyon programlarında da bu durum aynı. Üst Menüdeki ışıklandırma bölümünde bu konuyu örnekler ile açıklamaya çalıştım.
KAMERA : Resim veya video oluşturma aşamasına geçmeden önce ortama bir de kamera eklemek gerekiyor. Çünkü son aşamada Rendering ile alınacak sahne görüntüsü ancak kameranın gördüğüdür. Şayet kamera modele odaklandırılmadı ve başka bir yöne bakıyor ise oluşturulacak resim çıktısında sizin sahnede oluşturduğunuz model/modeller görüntüde olmaz, yani boş bir resim elde edilir.
RENDERING Bu bölümleri kullanarak oluşturduklarınız ile artık bir resim veya video oluşturma aşamasına geliyorsunuz. Bunu yine animasyon programları ile gelen RENDERING ENGINE (Çevirme-Sıvama Motoru) kullanarak bu yaptıklarınız ile nihayet bir resim veya video oluşturuyorsunuz. Size üst menüdeki Rendering bölümünde bu konuyu biraz daha açmaya çalıştım.
Animasyon başlığı altında "Nereden Başlamalı" menü linkine gidin. Orada Blender indirme linkli, Blender Kısayolları linki, tavsiyeler linkleri ve hem Türkçe hemde İngilizce eğitim video linklerini verdim.
Bu sayfada size animasyon ile ilgili en temel bilgileri vermeye çalıştım. Konu ile ilgileniyorsanız üst menüde Animasyon başlığının altındaki tüm sayfaları incelemenizde fayda var.